21 Kasım 2014 Cuma

Hepimizin Efsanesi

Derrick Rose adını duymayanınız yoktur. Hani şu Jordan'dan sonra Chicago'nun en büyük umudu kahramanı olan. Lise yıllarından beri az çok haberimizin olduğu lisedeyken üniversite juniorını yenen adam. Onun hayatı sürekli başarılarla geçti zannedebilirsiniz. Aslında o sadece bir konuda başarılıydı.
     Derrrick Rose'un 2008 Nba Draftına gireceği kesinleştiğinde okuduğu üniversiteden çeşitli dedikodular çıktı. NCAA'yi o yıl kasıp kavuran Rose ayn şeyi üniversite notlarında başaramamıştı. Arkadaşları okul ortalamasının Nba draftına girmeye yetmeyeceğini söylüyordı. Gerçekten de Rose algebradan (cebir) aa almasa yeterli ortalamayı sağlamıyordu. Sınavının ilk açklandığnda cc olduğunu söyleyenler oldu. Belki de doğruydu ama bir şey kesindi Rose ders konusunda başarılı değildi. Hayatında basketbol olmasa bu üniversiteye adım bile atamayacaktı. Ama yetenekleri ve atletizmi ona mükemmel bir hayat sunacaktı. Allen İverson ile karşılaştırıldığı Mock-Draftlar ona yaradı ve Kaptan Kirk ve Luol Deng'den istediğini alamayan bir Jay Williams faciası yaşayan Jordan'lı günlerini çılgınca özleyen Chicago tarafından birinci sırada seçildi. Gelmek istediği yerdeydi artık onun ait olduğu ligde Nba'de.
       Nba onu pek zorlamamıştı. Beklendiği gibi ROY(yılın çaylağı) ödülünü aldı. Bulls umutluydu. Bu çocuk onlara özledikleri şampiyonluğu getirecek yeteneğe sahipti. Daha ilk sezonunda bunları yapıyorsa gelecek yıllar kimbilir neler yapacaktı. Chicago onun etrafında ciddi bir yapılanmaya gitti. Boston'un muazzam savunmasının mimari Tom Thibodoeu ile anlaştı. Ronny Brewer gibi çok yönlü bir kanat oyuncusu ve Kyle Korver gibi bir kesin şutörle anlaştılar. Rose'un yanına bir yıldız getirme çabaları da vardı ve dönemin en iyi pota altı bitiricisi ribaund canavarı (mister defensive mines) Carlos Boozer ile yüklü bir kontrat yaptılar. Deng ve Noah gibi sağlam parçalar ve Ömer Aşık, Taj Gibson gibi 2  süper yedek ile şampiyonluk için hazırdılar. Bu hamlelerin hepsi Rose'un ikinci yılına yetişmemişti ama 3. yılında hepsi hazırdı.Tek hedef şampionluktu ve Rose mükemmel bir performans sergiliyordu. Chicago taraftarının gözünde efsane diğer Nba taraftarlarının gözünde bir nefret objesine dönüşme aşaması gelmişti. Chicago'da efsaneydi. Tuhaf bir şekilde diğer  takımlar ve taraftarlar da seviyordu Rose'u. Bunda oyunundaki inanılmaz özveri ve harcağı inanılmaz eforun etkisii büyüktü. O yıl oluşan Lebron nefreti olmasa alamayacak olsa da Mvp(En değerli oyuncu ödülünü) aldı. Hak etmediğini kimse söyleyemez ama bir Lebron olmadığı da açıktı. Zaten Lebron onu ve takımını o sezonun sonarına doğru Playoff Konferans finalleride denize  döküyordu. Sevimli Rose'un nefret objesine dönüşmesi bu zaman başlamıştı.
       Ertesi yıl sakatlık problemleriyle boğuştu. Çok ciddi sakatlıklar değildi bunlar ama insanlar Rose'un ilk defa korktuğunu görmüşlerdi. Durduğu yerden Alley--oop tamamlayan Mvp hiç bir şeyden korkmamalıydı. O  yıl neredeyse sezonun yarısını kaçırdı ve bunu tedbir için yaptı. Bu tedbililiği onun artık bir nefret objesi olmasına yol açmaya başlamıştı. O yıl boyunca playofflara hazırlandığını söylemekle geçirdi. Kaderin cilvesi ona Playoff'un ilk maçında hem torn Acl hem Torn Mcl yaşatarak buldu. Nefret objesine dönüşen Rose bir anda herkesin Efsanesi olma gibi şans yakaladı. Bir dahaki yıl Playofflar başlamadan döneceğim dedi. Bu kadar ağır bir sakatlık yaşadıktan sonra aynı şekilde döneceğim dedi. Herkes heyecanlıydı. Sezon başladı ve herkes Rose'u beklemeye başladı. Rose dönmedikçe dönmüyordu. Antreman yapıyordu ama maça çıkmıyordu. Chicago taraftarı bunu hoş görmese de bir şampiyonluk için bir yıl feda edilebilir diyorlardı. Takım da kötü gitmiyordu. O sezon Rose dönmedi. Ertesi yıl bir sürü yaygara ile döndü. Hazırlık maçlarında eski Rose olduğunu söyleyenler vardı.Ama ne yazık ki oyununda bir tedirginlik vardı ve bu takıma kötü yansıyordu. Çok geçmeden sakatlandı ve Bulls onsuz daha iyi oynamaya başladı. Bu seferki sakatlığı diğer dizdeki küçük bir menisküs yırtığıydı. Ameliyat ile kestirip bir aya oynamasını bekliyorlardı ancak Rose bunu yapmadı. Kestirmek yerine menisküsü yerine oturtmayı tercih etti. Bu yüzden bir sezon daha kaçıracağını açıkladı. İnsanlar hayret etmişti. Bu düzenee saygısızlıktı. En hızlı iyileşme olan ameliyatı olup hemen dönmesi gerekiyordu kapitalist düzende bu onu gerçekten efsaneleştrdi. Ama Bulls taraftarı aynı şeyi düşünmüyordu. İki sezondur takımımızı mahvediyorsunuz son 3 sezondur doğru düzgün oynamıyorsun bir de gelmiş beni biraz daha bekle diyorsun olmazz diyorlardı. Borçluydu Rose Chicagoya evet ama onun tek güvencesi vücuduydu. Eğer bir daha basketbol oynayamaz ise bütün yaşamanı bir çöpe atmış olacaktı. Onca çalışma ,onca kaçış hepsi boşa gidecekti. Para sorun değildi artık. Parası vardı sorun büyüktü. Psikolojikti eğer birdaha basketbol oynayamazsa intihar edebileceği konuşuluyordu. Bunu föze alamazdı oda risk alamadı ve bir sezon daha bekletti takımını.
       Bu sezon ise gerçekten döndü. Bulls ona yine güvenmiş ve müthiş bir takım kurmuştu. Şampiyonluk için bu sene hazırlar ve Rose hepimizin efsanesi olmak için Bulls takımına bu sene şampiyonluk vermek zorunda. Yine uçuyor kaçıyor ve arada bir sakatlanıp maç kaçırıyor ama bu sefer korkacağı bir şeyin olmadığının farkına ve savaşmaya hiç olmadığı kadar hazır. Sezon sonu Rose'u hepimizin efsanesi olarak görmek dileklerimle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder